Bilgi

Angola İç Savaşı: Nedenleri, Gelişimi ve Sonuçları


Angola İç Savaşı, Afrika’nın en uzun süren ve en kanlı çatışmalarından biridir. Bu makalede, savaşın nedenleri, gelişimi ve sonuçları üzerinde duracağız. Ayrıca, savaşın Angola ve bölge üzerindeki etkilerini de değerlendireceğiz.

Savaşın Nedenleri

Angola İç Savaşı’nın kökeni, Portekiz’in 1974’te Angola’dan çekilmesiyle başlayan bağımsızlık mücadelesine dayanmaktadır. Angola’da üç ana siyasi hareket vardı: Angola’nın Bağımsızlığı İçin Halk Hareketi (MPLA), Angola Ulusal Bağımsızlık Cephesi (FNLA) ve Angola’nın Tam Bağımsızlığı İçin Ulusal Birlik (UNITA). Bu hareketler arasında etnik, ideolojik ve bölgesel farklılıklar bulunuyordu. MPLA, Kimbundu ve Luanda melezlerinden oluşan Marksist bir örgüttü. FNLA, Bakongo kökenli ve Batılı ülkelerle ilişkili bir milliyetçi hareketti. UNITA ise Ovimbundu bölgesindeki muhafazakar bir güçtü.

Portekiz’in çekilmesinden sonra, bu üç hareket arasında iktidar mücadelesi başladı. MPLA, başkent Luanda’yı ele geçirerek bağımsızlık ilan etti. Ancak FNLA ve UNITA, kendi hükümetlerini kurduklarını duyurarak buna karşı çıktı. Böylece, Angola’da üçlü bir iç savaş patlak verdi. Bu savaş, Soğuk Savaş’ın da bir parçası haline geldi. MPLA, Sovyetler Birliği ve Küba’nın desteğini alırken, FNLA ve UNITA, ABD, Güney Afrika ve Zaire’nin yardımını gördü. Bu dış müdahaleler, savaşın uzamasına ve şiddetlenmesine neden oldu.

Savaşın Gelişimi

Angola İç Savaşı, üç aşamadan oluştu. Birinci aşama, 1975-1976 yılları arasında yaşandı. Bu dönemde, MPLA, Küba askerlerinin de yardımıyla, FNLA ve UNITA’yı gerileterek ülkenin büyük bölümünü kontrol altına aldı. FNLA, Zaire sınırına çekilirken, UNITA, güneydeki kırsal bölgelerde direnişe devam etti. Bu aşamada, Güney Afrika, MPLA’ya karşı UNITA’yı desteklemek için Angola’ya askeri müdahalede bulundu. Ancak, BM Güvenlik Konseyi’nin kınama kararı ve ABD’nin desteğini çekmesi üzerine, Güney Afrika geri çekilmek zorunda kaldı.

İkinci aşama, 1976-1989 yılları arasında sürdü. Bu dönemde, MPLA, Angola’nın meşru hükümeti olarak tanındı ve uluslararası alanda destek gördü. UNITA ise, Güney Afrika ve ABD’nin gizli yardımlarıyla, güneydeki elmas madenleri ve petrol bölgelerini ele geçirerek, MPLA’ya karşı savaşmaya devam etti. Bu aşamada, Angola, Namibya’nın bağımsızlık mücadelesine de dahil oldu. MPLA, Namibya’nın bağımsızlık örgütü olan SWAPO’yu desteklerken, Güney Afrika, Namibya’yı işgal etmiş ve UNITA ile işbirliği yapmıştı. Bu nedenle, Angola ve Namibya sınırında yoğun çatışmalar yaşandı. 1987-1988 yıllarında, Cuito Cuanavale Muharebesi adı verilen büyük bir savaş meydana geldi. Bu savaşta, MPLA ve Küba güçleri, Güney Afrika ve UNITA güçlerine karşı üstünlük sağladı. Bu savaş, Angola İç Savaşı’nın dönüm noktası oldu. Çünkü, bu savaş sonucunda, Güney Afrika, Namibya’dan çekilmeyi ve Küba’nın da Angola’dan çekilmesini kabul etti. Böylece, Angola ve Namibya’nın bağımsızlığı için önemli bir adım atıldı.

Üçüncü aşama, 1989-2002 yılları arasında gerçekleşti. Bu dönemde, Angola ve UNITA arasında barış görüşmeleri başladı. 1991’de, Bicesse Anlaşması imzalandı. Bu anlaşma, Angola’da çok partili demokrasiye geçilmesini, silahların bırakılmasını ve seçimlerin yapılmasını öngörüyordu. Ancak, 1992’de yapılan seçimleri MPLA’nın kazanması üzerine, UNITA lideri Jonas Savimbi, seçim sonuçlarını tanımadı ve savaşı yeniden başlattı. Bu aşamada, UNITA, ABD ve Güney Afrika’nın desteğini kaybetti. Ayrıca, BM Güvenlik Konseyi, UNITA’ya karşı yaptırımlar uyguladı. Bu nedenle, UNITA, elmas kaçakçılığı ve silah ticareti gibi yollarla kendini finanse etmeye çalıştı. 1994’te, Lusaka Protokolü imzalandı. Bu protokol, Bicesse Anlaşması’nı yeniden canlandırmayı ve Angola’da ulusal birlik hükümeti kurmayı amaçlıyordu. Ancak, bu protokol de uygulanmadı. Çünkü, MPLA ve UNITA arasında güven sorunu vardı. 1998’de, MPLA, UNITA’ya karşı yeni bir askeri operasyon başlattı. 2002’de, UNITA lideri Jonas Savimbi, MPLA güçleri tarafından öldürüldü. Bu olay, Angola İç Savaşı’nın sonunu getirdi. MPLA ve UNITA arasında Luena Anlaşması imzalandı. Bu anlaşma, savaşın resmen bitirilmesini ve UNITA’nın siyasi bir partiye dönüşmesini sağladı.

Savaşın Sonuçları

Angola İç Savaşı, Angola ve bölge için büyük bir yıkım anlamına geliyordu. Savaş, yaklaşık 500.000 insanın ölümüne, 4 milyon insanın yerinden edilmesine, 100.000 insanın sakat kalmasına ve 10 milyon insanın mayın tehlikesi altında yaşamasına neden oldu. Savaş, Angola’nın ekonomik, sosyal ve altyapısal gelişimini de engelledi. Angola, zengin doğal kaynaklara sahip olmasına rağmen, dünyanın en fakir ve en yoksul ülkelerinden biri haline geldi. Savaş, aynı zamanda, bölgesel istikrarsızlığa da katkıda bulundu. Savaş, Namibya, Zaire, Güney Afrika ve diğer komşu ülkeleri de etkiledi. Savaş, ayrıca, insan hakları ihlallerine, çocuk asker kullanımına, savaş suçlarına ve insan kaçakçılığına da sahne oldu.

Savaşın bitmesi, Angola ve bölge için yeni bir umut doğurdu. Angola, barış ve demokrasiye geçiş sürecine girdi. Angola, 2008 ve 2012’de parlamento seçimleri, 2017’de de cumhurbaşkanlığı seçimi yaptı. Angola, aynı zamanda, ekonomik, sosyal ve altyapısal kalkınma için çaba gösterdi. Angola, petrol, elmas, demir, bakır ve diğer madenler gibi zengin doğal kaynaklara sahiptir. Angola, Afrika’nın en büyük ikinci petrol üreticisi ve en büyük üçüncü elmas üreticisidir. Angola, bu kaynaklardan elde ettiği geliri, eğitim, sağlık, ulaşım, enerji ve tarım gibi sektörlere yatırarak, halkının yaşam standartlarını yükseltmeye çalıştı. Angola, ayrıca, mayın temizleme, insan hakları koruma, çocuk asker rehabilitasyonu, yerinden edilmiş kişilerin geri dönüşü gibi insani sorunlarla da mücadele etti.

Angola İç Savaşı, Angola ve bölge tarihi için önemli bir dönemdir. Savaş, Angola’nın bağımsızlık, demokrasi ve kalkınma sürecini şekillendirdi. Savaş, aynı zamanda, Soğuk Savaş’ın sona ermesi, Namibya’nın bağımsızlığı, Güney Afrika’nın apartheid rejiminin yıkılması gibi küresel olaylarla da ilişkiliydi. Savaş, Angola ve bölge için büyük acılar getirdi, ancak aynı zamanda yeni bir umut doğurdu. Angola, bugün, barış, istikrar ve refah için çalışan bir ülkedir. Angola, Afrika’nın geleceğinde önemli bir rol oynamaktadır.

Yorum yapmak için tıklayın.

"Yorum Yazın"

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yukarı