Bilgi

Hormon Nedir? Ne İşe Yarar? Görevleri ve Çeşitleri Nelerdir?

Tarih |

Hormon; harekete geçiren, uyaran madde demektir. Hormonlar; endokrin bezler tarafından salgılandıktan sonra kana verilen, kan yoluyla çeşitli organ ve dokulara taşınarak bunların yapı ve fonksiyonlarını, vücudun ihtiyaçlarına göre düzenleyen kimyasal maddelerdir.

Hormonlar salgılandıktan sonra direkt olarak kan dolaşımına katılırlar ve bütün vücuda yayılarak etkileyeceği hedef dokuya ulaşırlar. Ulaşılan hedef hücrenin yüzeyinde bulunan reseptör (duyu alıcısı) molekülü ile hormon molekülü etkileşime girer ve hücrelerde bir dizi reaksiyon başlar. Gelişen bu reaksiyonlar hücrenin fizyolojisinde değişiklikler oluşturur. Böylece ulaştıkları dokularda, hücrelerin görevlerini yerine getirmelerini sağlayacak aktif etki yaparlar. Yapılan bu etki uyarıcı, ya da durdurucu niteliktedir.

Her hormonun etkisi kendine özgüdür. Bir hormon hedef hücresine varıncaya kadar geçtiği dokularda fark edilemez. Reseptörler bir kilit, hormonlar ise farklı bir anahtar özelliğindedir. Bir hormon yalnız bir kilide uyar.

Hormonların Kimyasal Yapılarına Göre Çeşitleri

Hormonu oluşturan maddelerin kimyasal yapısı tam olarak bilinmemekle beraber steroid, peptid, ve aminoasit yapısında hormonlar olmak üzere üçe ayrılır. Genellikle steroid yapıdaki hormonlar lipitte, peptid ve aminoasit yapıdaki hormonlar ise suda çözünürler.

Farklı yapıdaki iki hormon grubu etkilerini birbirinden farklı mekanizmalarla gösterir. Peptit yapıdaki hormonlar; büyük moleküllüdür, bu nedenle hücre içine giremezler. Etkilerini hücre yüzeyindeki reseptörlerle birleşerek gösterirler. Steroid hormonlar, göreceli olarak küçük moleküllüdür ve rahatlıkla hedef hücrenin plazma membranından geçerek nucleus içine girerler.

Kimyasal Yapılarına Göre Hormonlar

Hormon Salgılanmasının Düzenlenmesi

Hormonlar belirli bir düzen içinde salgılanır. Salgılanma düzeni, sinir sistemi ile negatif ve pozitif feedback mekanizmalar ile kontrol edilir. Kandaki hormon konsantrasyonu o hormonu salgılayan bezi uyarır. Bez kanda bulunan hormon seviyesine göre cevap verir. Kandaki hormon seviyesi normalin altında ise hormon salgılanması artar. Normalin üstünde ise hormon salgılanması azalır.

Örneğin; boyunda bulunan paratiroid bezinden salgılanan hormon kandaki kalsiyum seviyesini düzenler. ġayet kandaki kalsiyum seviyesi düşerse paratiroid bezi uyarılır ve parathormonu salgılanması artar, böylece kandaki kalsiyum seviyesi yükselir. ġayet kanda kalsiyum seviyesi normalin üstünde ise aynı şekilde paratiroid bezleri uyarılır ve zıt etki yaparak parathormon salgılanması yavaşlar.

Endokrin bez, uygun bir şekilde uyarılmazsa hormon salgılanması anormal olur. Bu durum kendini iki şekilde belli eder.

  • Hiposekresyon: Bezin hormon salgısı düşer ve hedef hücrelerin ihtiyacı olan uyarılma gerçekleşmez.
  • Hipersekresyon: Bezin hormon salgısı normalin üstünde olur ve hedef hücreler çok fazla uyarılır.

Hormonların Görevleri

  • Vücudun dış çevreye uyumunu sağlar.
  • Değişen iç ortamın fiziksel ve kimyasal şartlarının dengesini ve sürekliliğini sağlar.
  • Hücrelerdeki yapım ve yıkım olaylarını denetim altında tutar.
  • Vücut organlarının fonksiyonlarını düzenler.
  • Üreme fonksiyonlarını düzenler.
  • Büyüme ve gelişmeyi sağlar.
  • Enerji üretimi, kullanımı ve depolanmasını gerçekleştirir.

Kaynak: Megep

"Yorum Yazın"

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Popüler Yazılar

Exit mobile version