Bilgi

Arakan Neresi? Arakan’da Kimler Yaşıyor? Arakan Sorunu Nedir?


Arakan Neresi?

Myanmar Güneydoğu Asya’da , Andaman Denizi ve Bengal Körfezi kıyısında, Bangladeş, Çin Halk cumhuriyeti, Hindistan, Laos ve Tayland arasında yer alan bir ülke. 1919’dan 1948’e kadar İngiliz sömürgesiydi. 1948’de bağımsızlığını elde etti. İngilizler ülkeye Birmanya diyordu. 1962-2011 yılları arasında sıkı bir askeri rejimle yönetildi. Bu dönemde ülkenin ismini Myanmar olarak değiştirdi. Bu isim ülkedeki en büyük etnik grup olan Myanma’dan geliyor. 2010 yılında ülke cumhuriyet rejimine geçti. Ancak ordu görünürde olmasa da arka planda hâlâ yönetimi kontrol altında tutuyor.

Arakan ise Myanmar’ın yedi eyaletinden biri. Ülkenin batısında Bengal Körfezi’ne kıyısı var. Kuzey’inde ise Bangladeş ile sınır. Bu eyalette Rohingya Müslümanları ve Budist Rakhineler yaşıyor. Ancak Myanmar devleti Rohingyaları resmi olarak tanımıyor. 1784 yılına kadar bağımsız olan Arakan daha sonra Burma ve İngilizlerin işgaline uğradı. Arakanlı Müslümanlar uzun yıllar süren askeri rejimin ardından 2011’de iktidara gelen Tein Sein hükümetinin başlattığı reform sürecinden hiçbir şekilde yararlanamadı. Yasal, ekonomik ve toplumsal kısıtlamalara maruz kaldılar.

Myanmar Nüfusunun Ne Kadarı Müslüman?

Myanmar’daki Müslüman nüfusu ile ilgili resmi ya da kesin bilgiler yok. 2014 yılında gerçekleştirilen nüfus sayımına göre Myanmar’ın nüfusu 51 milyon 419 bin 420. Ancak ülkede resmi olarak tanınmadığı için Rohingyalar sayılmadı. Rohingyalar Bangladeş göçmeni olarak nitelendiriliyor. Arakan’da 1,5 milyon Müslümanın yaşadığı sanılıyor. Ancak son yıllarda baskı ve şiddetten kaçan Rohingyalar nedeniyle bu nüfusun 1 milyon 90 bine düştüğü sanılıyor. Resmi rakamlara göre Myanmar’ın yüzde 4’ü Müslüman.

Rohingyalar Başka Hangi Ülkelerde Yaşıyor?

Myanmar devletinin sistematik baskı ve zulümden kaçan üç milyondan fazla Rohingya Malezya, Bangladeş, Pakistan, Suudi Arabistan, Tayland, Avrupa ve Endonezya’da mülteci olarak yaşıyor. BM’ye göre Arakanlı Müslümanlar yani Rohingyalar dünyanın en çok eziyet gören etnik gruplarından biri. Dünya üzerindeki Rohingyaların nüfusunun 4 milyon civarında olduğu sanılıyor

Arakan İslam ile Nasıl Tanıştı?

Arakan İslam ile tanışması da 8. yy’da Arap tüccarların deniz yoluyla Arakan’a ulaşmasıyla başladı. O dönemden sonra İslamiyet’in yayılmasının ardından 15. yy başında Kral Narameikla da İslamiyet’i seçti. Ardından Arakan İslam Krallığı kuruldu. Bu tarihten sonra İslamiyet bölgede hızla yayıldı. Arakan 1784 yılında arakan Burma tarafından işgal edildi. Bu işgal sırasında Arakan’ın iki yerli halkı Rohingya Müslümanları ve Budist Rakhineler ciddi baskı ve zulüm gördü. Burmalıların zulmünden kaçan binlerce Arakanlı ülkelerini terk ederek Hindistan’a göç etti.

Arakan Sorununun Kaynağı Nedir?

2012 yılında yayınlanan Time dergisine göre şiddet olaylarının arkasında “Budist terörün yüzü” ifadesiyle yer alan Budist rahip Aşin Virathu ve 969 adlı milliyetçi örgüt bulunuyor. Dergiye göre Arakanlı Müslümanlara yönelik saldırıları kışkırtan Budist radikal milliyetçiler.

Anadolu Ajansı’nda yayınlanan bir analize göre 969 örgütünü oluşturan üç rakam, örgütün eylemleriyle çelişen biçimde “Buda’nın erdemlerini, Budist ibadetlerini ve Budist cemaatini” simgeliyor. Örgütün adı, 2012 yılında Myanmar’da Müslümanları hedef alan şiddet eylemleri sırasında duyulmuştu.

Söz konusu rahip ve 969 örgütü Myanmar’da nefret diliyle ve İslam karşıtı söylemleriyle tanınıyor. Müslümanları Myanmar’ın “en büyük düşmanı” olarak nitelendiriyor. Sosyal paylaşım sitelerinde, ülkedeki Budist çoğunluğa, Müslümanların Budist kadınlara tecavüz ettiği söylentilerini yayarak Müslümanlara ait işyerlerinden alışveriş edilmemesi çağrısı yaptığı biliniyor.

Virathu’nun nefret söylemleri, Batı’daki, “Budist bir rahibin nazik ve hoşgörülü” olduğuna ilişkin yaygın inanışla ters düşüyor. Aşin Virathu, din odaklı şiddeti kışkırtmak suçundan sekiz yıl hapis yatmasının ardından 2011 yılında genel afla serbest bırakılmıştı. Radikal rahibin, serbest bırakıldıktan sonra ülke genelinde nefret söylemlerini özgürce dile getirmesine devlet ses çıkarmıyor. Bunun yanında Myanmar’daki muhalefet partisinin eski bir görevlisi ve gazetede köşe yazarlığı yapan Htin Lin Oo, Budizm’e hakaret ettiği gerekçesiyle 2 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Ravina Shamdasani, Htin Lin Oo’un şartsız bir şekilde serbest bırakılması çağrısında bulunularak, kararın Arakan Müslümanlarına karşı şiddet uygulamayı kışkırtanlara yapılan muamelelerle zıtlık gösterdiğini belirtti.

Katliamlar ve Göç Dalgaları

1942 Katliamı: 28 Mart 1942’de Minbya kasabasına bağlı Çanbilli köyündeki Müslümanlara saldıran Rakhineler, köydeki kadın, erkek ve çocukları öldürdü. İHH İnsani Yardım Vakfı’nın yayınladığı Arakan Raporu’nda ve İngiltere parlamentosu üyelerinin 2013 yılı raporuna göre, daha sonra tüm Arakan’a yayılarak yaklaşık 40 gün süren saldırılarda en az 150 bin Arakanlı Müslüman öldürüldü. Katliamdan sonra çok sayıda Arakanlı Müslüman, mülteci olarak başta Bangladeş olmak üzere komşu ülkelere sığındı.

1948 Göç Dalgası: Aynı rapora göre İngilizlerin 1948’de ülkeden çekilmelerinin ardından Müslümanlara yönelik saldırılar arttı. Olayların hızla yayılması üzerine savunmasız Müslüman halk Hindistan ve Bangladeş’e sığınmak zorunda kaldı. Arakanlı Budist Rakhinelerin liderleri, kalan Rohingya Müslümanlarına karşı toplu katliamlara giriştiler.

1954 Katliamı: İngiliz parlamenterlerin 2013 yılı raporunda yer alan bilgilere göre, katliamlar artınca Müslümanlar silahlanarak kendi örgütlerini kurdular. Müslümanların biraz güçlendiği 1954 yılında Burma ordusu ‘Muson Operasyonu’ adını verdiği kanlı bir saldırı ile Müslüman güçleri dağıttı. Aynı sene binlerce sivil Rohingya, Müslüman direnişçilere yardım ettikleri bahanesiyle ya katledildi ya da ülkeden sürüldü.

1978 ‘Kral Dragon Operasyonu’: ABD merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (Human Rights Watch) 2000 yılı raporunda yer alan bilgilere göre, hükümet 1978 yılının Mart ayında Arakanlı direnişçilere yönelik ‘Kral Dragon Operasyonu’nu başlattı. Yüzlerce Müslüman kadın ve erkek tutuklandı, birçoğu işkence gördükten sonra öldürüldü, kadınlara tecavüz edildi. Can ve mal güvenliği kalmayan çok sayıda Müslüman, yaşadıkları yerleri terk etmeye başladı. Birkaç ay içerisinde sayıları 200 bini aşan mülteciler, Bangladeşli yetkililer tarafından yaptırılan geçici kamplarda yaşamaya başladı.

2012 Katliamı: Haziran ayında üç Müslüman erkeğin bir Budist kadına tecavüz ettiği iddiası ortalığı karıştırdı. Devlet destekli Budist milisler Müslümanların evlerine, işyerlerine saldırdılar, ateşe verdiler. İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne göre 2012 yılındaki şiddet olaylarında 140 bin Rohingya ülke içinde göç etmek zorunda kaldı. Kaç kişinin öldüğü konusunda kimse net rakam veremezken, bu sayı binlerle ifade ediliyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü 2013 yılında yayınladığı “Yapabileceğiniz Tek Şey Dua Etmek” adlı raporunda Myanmarlı yetkilileri, Arakan eyaletinde Rohingyalara karşı etnik temizlik yapmakla suçluyor.

İnsan Hakları İhlalleri

Myanmar uzun yıllardır dinsel ve siyasal çatışmalar yaşamış, insan hakları ihlalleri konusunda sicili kabarık bir ülke. İnsan hakları örgütleri ülkede ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü, hapishanelerde işkence, ölüm cezası, ayrımcılık ve şiddet gibi birçok alanda uyarılarda bulunuyor, Arakanlı Müslümanlara yapılanı “etnik temizlik” olarak tanımlıyor. Myanmar’ın sadece Arakanlı Müslümanlara değil ülkede yaşayan diğer etnik gruplara da ayrımcı ve şiddet içeren politikası var. Uluslararası Af Örgütü, İnsan Hakları Örgütü gibi insan hakları kuruluşları her yıl yayınladıkları raporlarda ya da bültenlerle buradaki ihlallere dikkat çekiyorlar. O ihlallerden bazıları şöyle:

Amnesty International’da göre ülkede 1982’de çıkarılan Yeni Vatandaşlık Kanunu ile “ulusallar” kategorisinin dışında bırakılarak, kendi topraklarında yabancı unsur olarak gösterilen Rohingyalar, bugün hâlâ vatandaş statüsüne sahip değiller. Müslümanlara üzerinde “yabancılara aittir” ibaresi yazan özel beyaz bir kimlik verilir. Bu kimlik sadece bilgi amaçlı. Hiçbir geçerliliği yok. Bu kanun yüzyıllardır bu topraklarda yaşayan Arakanlı Müslümanları kendi topraklarında yabancı bir topluluk durumuna düşürdü.

Arakanlı Müslümanların seyahat özgürlükleri yok. Uluslararası Af Örgütü’nün 2014/15 Myanmar raporuna göre, Rohingyaların resmi izin almadan Burma’nın başka bölgelerine geçmesi yasak. Bu izni almak da imkânsıza yakın. İHH İnsani Yardım Vakfı’nın 2012’de yayınladığı Arakan Raporu’na göre gece saat dokuzdan sonra sokağa çıkmaları ve polisten izinsiz akraba ya da komşularını ziyaret etmeleri yasak.

Müslümanlara pasaport verilmiyor. Komşu Bangladeş’e geçmek için geçerli bir belge düzenleniyor. Bu belge bazen geri dönüşte kabul edilmemekte ve bu kişiler ülkelerine geri dönemiyor.

Müslüman nüfusu azaltmak için Arakan’ın diğer bölgelerinden, Burma’nın merkezinden, hatta Bangladeş’ten Budistler, Müslümanların yaşadığı bölge olan Kuzey Arakan’a yerleşmeye teşvik ediliyorlar. Gelenlerin ev, arazi ile tarım ve hayvancılık için gereksinim duydukları her şey yine Müslümanlardan sağlanıyor. Örneğin 304 yeni yerleşimci 25 Mart 1999’da Akyab’dan Butidaung’a getirildi.

Müslümanların evlenmeleri önüne de ciddi engellemeler var. İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün 2013 tarihli raporuna göre yetkililer, evlilik izni almak isteyen çiftlerden yüksek miktarda rüşvet ödemek zorunda. İzin için iki, üç yıl beklemek gerekiyor. Vergiyi ödeyemeyen çiftler evlenemiyor. Kimi zaman vergiyi ödeyenler de izin alamıyor. Bazı çiftler evlenmek için kaçak olarak Bangladeş’e gidiyor. Evlenenlerin de ikiden fazla çocuk sahibi olmalarına izin verilmiyor.

Müslümanlar devletin hiçbir imkânından faydalanamıyor. İHH İnsani Yardım Vakfı’nın 2012’de yayınladığı Arakan Raporu’na göre, örneğin hastalandıklarında devlete ait hastanelere gidemezler. Müslümanların devlet dairelerinde çalışmaları yasak. Bugün Arakan’da Müslüman devlet memuru yok.

İngiliz parlamenterlerin 2013 yılı raporuna göre, Myanmar okullarında Müslümanların en fazla liseye kadar eğitim almalarına izin veriliyor. Kimlik kartları olmadığı için Arakanlı Müslümanların iş bulması da neredeyse imkânsız. Böyle bir imkân olsa bile Rohingyalara eğitim konusunda da kısıtlama getirildiği için yeterlilikleri yok.

Mülteci Arakanlılar

Bütün bu şiddet ve ayrımcılık nedeniyle her geçen yıl binlerce Arakanlı Müslüman vatanlarını terk ediyor. Başta Bangladeş olmak üzere botlarla Malezya, Endonezya, Tayland’a kaçan Rohingyalı Müslümanların çoğu yolda ölüyor. Rohingya Müslümanların çoğuna mülteci statüsü verilmiyor. Arakan dışında mülteci olan Rohingyalı Müslümanların sayısı net olarak bilinmiyor. Ancak Uluslararası Göç Örgütü’nün tahmini rakamlarına göre şöyle:

Kaynak: http://appsaljazeera.com/interactive/arakan/

Yorum yapmak için tıklayın.

"Yorum Yazın"

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yukarı