Bilgi

Kalp Krizine Karşı Şiddetli Öksürük Tavsiyesi | Yalan Haber


İnternette kalk krizi geçiren kişilerin yapılması istenen tavsiye niteliğinde bir yöntem bulunuyor. Bu yönteme göre eğer yalnız iseniz ve kalp krizi geçiriyorsanız “Şiddetli bir şekilde öksürülmeli ve her öksürükten önce derin bir nefes alınmalı, öksürük sanki göğüs derinliğinden balgam çıkarmak istercesine derin ve uzun olmalıdır. Derin nefes alma ve öksürük, yardım gelene ya da kalp normal ritmine geri dönene kadar, durmaksızın her iki saniyede bir olacak şekilde devam etmelidir” deniliyor.

Peki bu yöntemin var mı bir bilimsel karşılığı?

İnternet kuşkusuz hayatımızı kolaylaştıran müthiş bir teknoloji. Soru veya sorunlarımıza anında cevap alabileceğimiz birçok platform bulunuyor. Ancak bazen yalan-yanlış haberler bir virüs gibi hızla yayılıyor. Özellikle facebook, twitter gibi sosyal medya hesaplarında herhangi bir konunun gerçek kaynağını sorgulamadan çoğu zaman bilinçsiz bir şekilde paylaşılan haberler daha kötü sonuçların medyana gelmesine neden olabiliyor. Özellikle kendi ihtisas alanında birisi bir paylaşım yaptığında haberin doğruluğunu araştırmadan herkes onaylamaya başlıyor.

Bizde kalp krizi ve öksürük arasındaki bağlantıyı sorgulamak için Google amcaya sorumuzu sorduk.

Kalp Krizi (veya Miyokard Enfarktüsü) kalbin kendini besleyen damarlarında (koroner arterlerinde) gerçekleşen bir bozukluk sonrası (sıklıkla koroner arterlerdeki tıkanıklık sonucu kalp kasının ilgili bölümünün beslenememesi ve oksijensiz kalması ile) meydana gelen yetersizlik sonucu şiddetli göğüs ağrısıyla ortaya çıkan ve ölümle sonuçlanması olası patolojik duruma denir. Her beş ani ölümün biri kalp krizinden dolayı gerçekleşmektedir. Kalp krizi yetişkinlerdeki ani ölümün başlıca nedenlerinden biridir. Dünyada en başta gelen ölüm sebeplerindendir.

Kalp, insanlarda dinlenme ânında dakikada 60-80 kez tüm vücuda kan pompalayan güçlü bir organdır. Tüm vücudun kan ihtiyacını karşılarken kendisinin de beslenmesi için kan kullanması gerekir. Kalbin kendini besleyen damarların (koroner arterler) dolaşım bozukluğunda koroner yetersizlik meydana gelir. Koroner yetersizlik durumları koroner damarlardaki darlıkların tipine, derecesine ve yerine göre değişir. Bazıları anjina seviyesinde kalırken diğerleri krize dönüşebilir. Ölümle sonuçlanabilir.

Genelde fiziksel aktivite sırasında ortaya çıkan ve dinlenmekle geçen göğüs ağrıları (anjina) ilk uyarılardandır. Kalp damarları ânî olarak tıkanırsa kalp krizi ortaya çıkar.

Yani kısaca kalp krizi kalbin kendini besleyen damarlarında meydana gelen bir yetersizlik (oksijen) sonucu ortaya çıkıyor.

Şimdi kalp krizi ve öksürük konusuna geçelim.

İnternet ortamında -muhtemelen 1999’dan beri-  kalp krizi geçiren bir kişinin şiddetli bir şekilde öksürdüğünde kalbin tekrar normal aktivitesine döneceğine dair haberler bulunuyor. Kalp krizi ile kalbin ani ölümü aynı şeyler değildir. Öncelikle bu iki temel farkı birbirinden ayırmak gerekiyor.

Kalp Cerrahı A. Marc Gillinov; “Kalp krizi, kalbin oksijen kaynağı kesildiğinde oluşur; bu genellikle kalp oksijeni ile beslenen kalp damarlarındaki tıkanıklıklardan kaynaklanır. Kalp krizi geçirdiğinizde, kalpteki doku ölebilir. Ancak, kalbin genellikle atmaya devam edecektir. Böyle bir durumda öksürük kalp krizi için etkisizdir. Kalp durması ise kalbiniz birdenbire atmayı çalışmayı yani atmayı durdurur. Kalp atışındaki (aritmi) ciddi düzensizlik buna neden olabilir” şeklinde açıklaması bulunuyor. (Bakınız: Tıkla)

Yine benzer bir şekilde Amerikan Kalp Derneği’nin “kalp krizi geçiren hastaları öksürmeye teşvik etmenin hiçbir faydası olmadığını, hatta zararlı olabileceği” yolunda açıklaması bulunuyor. (Bakınız: Tıkla)

Amerikan Kalp Derneği, internette yaygın olarak yayınlanan bir öksürük prosedürü olan öksürük CPR’ını desteklememektedir. 2010 Amerikan Kalp Derneği, Kardiyopulmoner Resüsitasyon ve Acil Durum Kardiyovasküler Bakım Kılavuzu‘nda belirtildiği gibi, “öksürük kalp krizi geçiren kişiler için yararlı değildir ve bu yöntem öğretmemelidir” denilmektedir.

Aynı şekilde öksürük ile kalp krizi müdahalesi konusa, Rochester General Hospital‘da bir web sitesi aracılığı ile kendi adının geçtiği e-postaları yalanladığını duyurmuştur.

Kıdemli Kardiyak Hemşire Christopher Allen şöyle diyor: “Siz veya bir başkasının kalp krizi geçirdiğini düşünürseniz mutlak öncelik, bir sağlık kuruluşunu aramaktır. Bu şekilde, paramedikler sizi değerlendirebilir, size yardımcı olabilir ve hastaneye mümkün olduğu kadar çabuk ulaşırsınız. Kalp krizi geçirdiğini ve yalnız kaldığınızı düşünüyorsanız, öksürük ile kalp fonksiyonlarının nomale döndüğünü destekleyecek tıbbi bir kanıt yoktur. (Bakınız: Tıkla)

Yine CPR konusunda dünyada otorite olan ve bu konuda eğitimler veren İngiltere Resustasyon Konseyi’nin resmi açıklamasına göre; “bir kişinin kalp krizi geçirdiğini düşünmesi ve bununla birlikte öksürmeye devam ederek tedavi olacağı fikri yanlış bir tavsiyedir” denilmektedir. (Bakınız: Tıkla)

Kalp krizi belirtileri ile karşı karşıya kaldığınızda derhal bulunduğunuz güvenli bir alanda oturup dinlenmeniz ve hemen en yakın bir sağlık kuruluşuna ulaşmaya çalışmanız gerekir. Eğer dışarıdaysanız cep telefonunuzdan yardım isteyin. Kesinlikle efor gerektiren, yürüme veya merdiven çıkma gibi hareketlere devam etmeyin, çünkü aktiviteye devam etmek zaten oksijen alamayan kalbinizin oksijen talebini daha da artıracaktır.

Sonuç: Kalp krizi geçirdiğini düşünen bir kişinin öksürük ile tedavi olacağını veya kalp fonksiyonlarını normale döndüreceğine dair bilgiler yanlıştır. Bu bilgiler viral niteliğinde olup internette dolaşan asılsız ve bilimsel kaynağı olamayan haberlerden ibarettir. Bu türde bir girişimde kalp fonksiyonlarında ciddi hasarlara neden olabileceğini unutmamak gerekmektedir. Bu yöntemin hiçbir şekilde bilimsel bir kaynağı yoktur.

Kaynak: https://www.health.harvard.edu/heart-health/does-cough-cpr-work

Yorum yapmak için tıklayın.

"Yorum Yazın"

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yukarı